Suriye başta olmak suretiyle lüzum vatan haricinde lüzum vatan içindeki emniyet operasyonlarında sergiledikleri performansla Türkiye’yi bu alanda ‘dünyanın en iyileri’ arasına taşıyan SİHA’lar üzerlerindeki yerli/ulusal cephanelerle da rakiplerinden oldukça daha ileri bir düzeye konumlanmaya devam etmekte. Bu sene sonucunda seri üretime hazır duruma istikbal olan 10 km menzilli Bozok, yeni bir devresinin de habercisi… Bu sene sonucunda seri üretime hazır duruma istikbal olan 10 km menzilli Bozok, yeni bir devresinin de habercisi…
Bozok gücümüze güç katacak
Işlemiş dönemde oldukça tehlikeli sonuç operasyonlarda yerli ve ulusal imkanlarla tasarlanan cephaneleri kullanan ve oldukça etkin neticeler elde eden Türk SİHA’ları amacıyla TÜBİTAK Müdafa Sanayii Inceleme ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) başta olmak suretiyle müdafa sanayii kuruluşları çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.
Bu kapsamda yakın vakitte envantere girecek olan lazer güdümlü insansız hava aracı cephanesi olan Bozok amacıyla de heyecanlı bekleyiş sürüyor.
TRT Haber’de bulunan haberde Müdafa sanayii incelemecisi Anıl Şahin, Bozok’un fazlar durumunda üretilecek oldukça önemli bir cephane bulunduğunu söyleyerek, ilk etapta hizmete alıncak Bozok-Faz 1’in Türkiye’nin havadaki gücüne güç katacağını ifade etti.
Bozok’un menzili 10 kilometre olacak
ANKA ve Bayraktar TB2’lerin sahip olunan halde Roketsan üretimi MAM-L ile MAM-C cephanelerini kullandığını anımsatan Şahin, “Kabaca tanım etmek gerek görülürse; MAM-L, 22.5 kilogram ağırlığa haiz ve L-UMTAS füzesi üstünden geliştirildi. MAM-C ise 6.5 kilogram ağırlığa haiz ve CİRİT füzesi üstünden geliştirildi. Bu cephaneler aşağı yukarı 8 kilometre menzile haiz” dedi.
Muharebe ortamının tabiatı gereği SİHA’ların değişik hedeflerle detaylı şartlarda karşılaştığını izah eden Anıl Şahin, şu şekilde devam etti:
“Bazı durumlarda o şekilde bir amaç oluyor ki; MAM-L atılsa gereğinden çok bir tesir üretiyor, MAM-C atılsa istenenden azca tesir meydana getiriyor. İşte TÜBİTAK-SAGE, menzili 8 kilometre olan bu iki füzenin yanı sıra bir ‘ara çözüm’ olarak Bozok-Faz 1’i geliştirdi.
Bozok-Faz 1; 120 milimetre çapa, 16 kilogram ağırlığa, 0.8 metre uzunluğa haiz. En fazlaca dört gözle beklenen konulardan biri menzil idi. Bozok-Faz 1’in menzilinin 10 kilometre olacağını söyleyebiliriz. Bozok bunun dışında orta safhada taktik ataletsel güdüme, son safhada ise lazer güdüme haiz olacak.”
Bozok’a hususi savaş başlığı
Şahin, Bozok-Faz 1’in iyi mi bir savaş başlığı taşıyacağı sorusuna ise “Bozok-Faz 1’in en mühim özelliklerinden biri de savaş başlığı. TÜBİTAK-SAGE, Bozok cephane ailesinde tungsten çoklu parçacıklı hususi bir savaş başlığı kullanacak. Bu savaş başlığı vasıtası ile Bozok-Faz 1 bilhassa anti-personel hedefli görevlerde oldukça etkili olacak. Bununla birlikte tekrar hafifçe zırhlı araçlara karşı da etkili olabilecek” yanıtını verdi.
Sene sonucunda seri üretime hazır olacak
Bozok-Faz 1’in kalifikasyon testlerinin devam ettiğini ve sene sonuna kadar seri üretime hazır duruma gelmesinin planlandığını bildiren Anıl, şöyle dedi:
“Bu tarafta öncelikle ANKA ve Bayraktar TB2 tarzı SİHA’larda Bozok-Faz 1 mühimmatını göreceğiz. Bu SİHA’larda yararlı yük kapasitesi, AKSUNGUR ve AKINCI’ya bakılırsa oldukça daha düşük bulunduğu amacıyla Bozok cephane ailesinin önemi büyük.
Kısaca normalde bu SİHA’lar dört tane MAM-L cephanesi ile vazife yapar iken 90 kilogram yük taşıyorlarsa, ağırlığı daha düşük bulunduğu amacıyla 6 tane Bozok cephane taşıyabilecekler. İki tane fazladan cephane, sahip olunan SİHA’larımız amacıyla anti-personel hedefli görevlerde oldukça büyük bir üstünlük ki biz iç emniyet harekatlarında SİHA’ları genelde anti-personel hedefli uçuruyoruz.”
Tek sortide 36 cephane olası
Anıl Şahin, yakın ileride Türkiye’nin havadaki en mühim güç unsurlarından biri olacak Akıncı ve Aksungur amacıyla de cephane ağırlığının mühim olduğuna ilgi çekerek, “Bu SİHA’larımız dörder adetten 24 tane MAM-L cephanesi taşımak yerine, altışar adetten 36 tane, hem de daha çok Bozok taşıyabilecek. Tek sortide bu kadar çok cephane atabilmek dünyada oldukça kısıtlı ülkenin yapabileceği bir iş. Bu imkân ve kabiliyetlerle bilhassa anti-personel görevlerinde Türk SİHA’ları oldukça büyük bir kuvvet çarpanına haiz olacak” diyerek konuşmasını belirtti.
TÜBİTAK SAGE ile dünyada tekeli kırdık
TÜBİTAK SAGE’nin Türkiye amacıyla ‘joker’ bir müdafa sanayii kuruluşu olduğuna vurgu icra eden Şahin sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Bu güzide kuruluşumuz şu ana kadar olabildiğince zor projelere imza attı ve atmaya da devam etmekte. Bu projelere; 250 kilometreden çok menzile haiz Türkiye’nin ilk ve tek ulusal seyir füzesi SOM, 110 kilometreden çok azami menzile haiz Kanatlı Güdüm Kiti (KGK), Titiz Güdüm Kiti (HGK), Türkiye’nin ilk ve tek görüş içi hava hava füzesi Bozdoğan ile görüş ötesi hava hava füzesi Gökdoğan Nüfuz Edici Bomba (NED) şeklinde sistemler numune verilebilir.
Bunun dışında, tehlikeli sonuç alt sistemlerin geliştirilmesi konusu ile ilgili da oldukça büyük emekleri var. Ayrıca birtakım emek harcamalar ile dünyadaki tekeli kırmış ve ihracatçı konumunda yer almakta. Sahip olunan ürünlere ek olarak Seyyah Seyir Füzesi ve Siper başta olmak suretiyle ülkemiz amacıyla tehlikeli sonuç dikkate haiz başka projelerde de TÜBİTAK SAGE’yi görüyoruz. Türkiye’nin bu alanda attığı adımlar istikbal seneler amacıyla oldukça büyük ehemmiyet taşıyor.”
